ESKİ AŞKI UNUTMAK!
Uzun süren bir ilişkinin ardından yalnız kaldınız ve kendinizi yeni bir ilişki için yorgun hissediyorsunuz.
Haklısınız; yeni birini bulmak, tanımak çaba gerektirecek ama bu süreç eğlenceli de olabilir. Flört etme yeteneğinizi kaybetmiş olmazsınız. Nasıl mı? Önerilerimize bir göz atın, onları kendinize uyarlayın ve harekete geçin.
Geçmişe sünger
Yeni ve sağlıklı bir ilişkinin önündeki en büyük engel bir önceki hastalıklı ilişkinin kalıntılarıdır. İlişkiniz bittiğinde kendinizi kötü, mutsuz, çaresiz, yalnız, aldatılmış hissetmiş olabilirsiniz. Ama yeni ilişkinize intikam amacıyla başlamayın.
Önceki sevgilinizle ilgili duygularınızı olduğu yerde bırakın ve yeni bir sayfa açmaya hazırlanın. Evinizde artık onun herhangi bir eşyası kalmasın, pazar günü evde olup olmadığını merak etmeyin.
Kendinizi yenileyin
Yeni biriyle olmaya başlamadan önce kendinizi toparlayıp hayatınızı düzene sokmanız gerekli. Kariyeriniz, eviniz, aileniz... Hepsini gözden geçirin. Her şey yolunda mı? Özellikle de duygusal ve fiziksel sağlığınız kendinize güvenmeniz için önemli. Mutlu ve sağlıklı bir insan, seksi ve çekici görünür. Özellikle ilk buluşmalarda görünüş önemlidir.
Her ne kadar ruhunuzu sevmesini isteseniz de güzel, yakışıklı görünün siz, çünkü görünüşünüz iyiyken ruh haliniz de iyi olur. Yeni bir ilişki kendinizi de yenilemek için iyi bir fırsat olabilir. Saçınızın rengini ve modelini değiştirebilir, yeni bir makyaj tarzı deneyebilirsiniz. Kilo verip, spor yapabilirsiniz.
Hedefiniz nedir?
Aradığınız kişide olmasını istediğiniz özellikleri belirleyin. Listenizi 'mutlaka olmalı' ve 'olmasa da olur' diye iki kategoriye ayırıp, en önemlilerini belirleyin. Yalnız unutmayın, aradıklarınızın hepsini bir kişide bulmanız büyük ihtimalle mümkün olmayacaktır.
Etrafınızdakilere yalnız olduğunuz ve yeni biriyle birlikte olmak istediğiniz mesajını verin. Uzun ilişkiniz yüzünden sizi unutan amatör çöpçatanları yeni durumunuzdan haberdar edin
YAZIN SAÇLARINIZ İÇİN!
Yaz aylarında saçlarınızın en büyük düşmanları; güneş ışınları ile deniz ve havuz suları...
Bütün bu zararlı etkenler saçlarınızın kurumasına, renklerinin açılmasına ve uçlarının kırılmasına neden oluyorlar. Dolayısıyla saç uzmanları deniz ve havuza girerken bone kullanımını öneriyorlar.
Böylelikle saçlarınız deniz suyunun tuzundan ya da havuzun klorundan etkilenmiyor, saç renginiz düzensiz bir biçimde açılmıyor. Yaz mevsiminde özellikle boyalı saçlara sahipseniz bone kullanımını ihmal etmemelisiniz. Zira boyalı saçlar, havuz suyuyla temas ettiklerinde ortaya hiç de iç açıcı görüntüler çıkmıyor. Güneş ışınlarının zararlı etkilerinden koruyan UV filtreli, koruyucu özellikli şampuanlar ve bakım ürünleri de saçların doğal yapısını
KIŞ İÇİN BAKIM TÜYOLARI!
Banyodan sonra mutlaka uygun nemlendiriciler kullanın. Hatta yıkanırken yağlı temizleyiciler, nemlendiricili sabunlar kullanılmasında yarar var.
Her sabah yüzünüzü yıkadıktan sonra uygun nemlendirici sürün. Kışın daha fazla nemlendiriciye ihtiyaç duyabileceğinizi gözardı etmeyin.
Yıkanırken kurutmayan sabunlar, saçınız çok kuruysa yağ içeren şampuanlar kullanın
Her banyo sonrası, cildiniz çok kurumadan vücudunuzun her yerini nemlendirin.
Bol su için.
Biotin, çinko, folik asit, omega 3 yağ asitleri bakımından zengin beslenin.
Haftada 1-2 kez, yüzü tahriş etmeyen, ölü derilerin atılmasına da yardımcı peeling (soyucu) jeller kullanın. Bunların vücut için olanları hem cildin ölü derilerini temizler hem kıl köklerindeki keratin tıkaçları ortadan kaldırır. Bu kıl dönmelerini ve batık kıl oluşumlarını da önler.
Hava şartlarına uygun giysiler seçin. Soğuklarda, çok kalın giymek yerine, ince ama kat kat giysileri tercih edin. Terleten sentetik giysiler, mantar hastalıkları riskini artırır.
Bunlardan sakının
Kışın daha depresif olduğumuz, iştahımızın arttığı kesin. Ancak her kışı yaz takip ediyor. Fazlalıklar, ihmal edilenler birkaç ay sonra göze batacaktır. Kışın:
Aşırı kalorili ve ağır yiyeceklerden
Nemlendiricisiz sokağa çıkmaktan
Susuz kalmaktan
Soğuk ve rüzgardan
Yıkanmayı geciktirmekten
Dudaklarınızı bakımsız bırakmaktan
Ellerinizi kremsiz ve eldivensiz bırakmaktan sakının.
Dudaklara bariyer
Vücutta soğuktan, rüzgardan, ayazdan en fazla etkilenen yer, dudaklar. Dudakları yıpranmaya karşı korumak şart. Bu sadece görünüm için değil, çatlakların yol açtığı ağrıların önlenmesi için de gerekiyor.
Kayak pistinde ve sokağa çıkarken içinde SPF bulunan koruyucu kullanmayı ihmal etmeyin
Çatlayan dudakları toparlayan özel ürünlerden destek alın. Bunların üstüne de ruj sürebilirsiniz.
Dudaklardaki kan dolaşımını hızlandırmak için esmer şekerle dudak kremini karıştırıp dudaklarınıza sürün. Sonra ılık suyla ıslatılmış çok yumuşak bir diş fırçasıyla hafifçe ovun ve durulayın
Pudra oranı fazla, uzun süre kalıcı rujları dikkatli kullanın
.
.
AŞK NELER YAPTIRIR ?
Aşkın size neler yaptığına yakından bakalım mı, ne dersiniz?
Aşıksınız ama bunun farkında bile değilsiniz. Ama görünen köy kılavuz istemez, sözleriniz, hareketleriniz sizi o kadar çok ele veriyor ki. Sanki bir anda siz 'siz' olmaktan çıkıyorsunuz ve bambaşka bir kişiliğe bürünüyorsunuz.
Güne her zamankinden daha erken başlarsınız. Sanki kendinizi günler boyu uyumuş gibi hisseder ve gayet formda olursunuz. Gözlerinizin içi gülmeye başlar, yanaklarınız pembeleşir, acayip güzelleşirsiniz. Sizi gören “şıp” diye aşık olduğunuz anlar. Müzik kadar aşk da ruhun gıdasıdır.
Bir anda alışveriş delisi oluverirsiniz. Ama bu tam bir çılgınlık aşamasındadır. Yepyeni giysiler, kokular ve makyaj malzemeleri alınır. Farklı bir tarzın deneme çalışmaları da başlamıştır. Dolaptakilerin ise pabucu çoktan dama atılır.
Önceleri gözünüze çarpmayan ya da çarptığı halde aldırış etmediğiniz kilolarınız ve can düşmanınız selülitler, başınıza dert olur. Her daim ayna karşısında onlardan nasıl kurtulacağınızı düşünürsünüz. Ve paranızın büyük bir kısmını kremlere ve spor merkezlerine bağışlarsınız.
Patlamış mısır, cips ve kola. Bir anda hayatınızın vazgeçilmezleri arasına girer. Aşk sayesinde atıştırmalarınız had safhaya çıkmıştır.
İş güç hak getire! Sorumluluklar kendini bir anda “top on” listesinin alt sıralarında bulur. Patronunuzun imalı lafları bile dikkatinizi çekmez. Varsa yoksa “O”dur. Eee, ne de olsa listenin başına yerleşmiştir.
Sizi görenler nedensiz sırıtmalarınıza ve ağzınızın artık kulaklarınıza yapışmasına, herkese hatta hoşlanmadığınız insanlara bile sevgi dolu davranmanıza bir anlam veremezler. Halbuki siz yeni aşkınız sayesinde dünyanın en mutlu insanısınızdır. Varsın sizi anlamasınlar.
Paranoyak olup çıkarsınız. Yemeden içmeden habire, onun hakkında sürekli ya beni aldatıyorsa, bugün hiç aramadı, ya başına bir şey geldiyse gibi paranoyalar üretir, sizin yanınızda olmadığı zamanları kendinize işkence saatleri haline getirirsiniz.
Onunla geçen süre, nedense su gibi akıp geçer. Onu her gün görmek için bilumum yalanlara başvurup, en yakın arkadaşınızı bile satarsınız.
Kalp atışlarınız normale dönmez. Hele onu görünce, adrenalin miktarınız maksimum noktalara sıçrar. Elleriniz, titrer midenize kramplar girer.